Çadırlarına vardıklarında ailelerini meraklı bir şekilde bekliyor halde bulurlar. Kerem ve Ali ilk önce özel hediyeleri verirler. Diğer alınan eşyalarda verildikten sonra Selim mantarlardan anladığı için mantar bulmaya çıkmak ister ancak Ali bu durumda çıkmamasını ister. O akşam alınan konserve yiyecekler yenirken şöyle bir konuşma olur; (Kerem: K, Ali: A, Arzu: AR)
K: Burasının pek güvenli olmadığını hepimiz biliyoruz. Ormanın içinde dolaşan yaratıklar gece bizi diken üstünde uyutuyor. Herhangi bir insansal saldırı da bizim burada hiçbir korumamız yok. Bence kaldığımız yere geri dönmeliyiz orası oldukça güvenliydi. Sen ne diyorum Ali?
A: Haklı olabilirsin. Ancak alışveriş merkezi buradan dahi uzak bir yer. Oraya taşındığımızda benzinimiz olmazsa gelemeyiz ve merkeze gitmek içinde benzin kullanamayız. Merkez hayatımızı oldukça kolaylaştırıyor.
K: O zaman şehrin içinde bir apartmanda korumalı bir yer yapabiliriz.
A: Aslında merkezde korumalı daireler veriliyor. Orada çalışarak ya da merkezin müdürlüğüne eşya vererek para biriktirip orada kalabiliriz.
AR: Bunu sabah konuşsak daha iyi olucak. Herkesin çok uykusu var. Sabah daha doğru düşüncelerle konuşabiliriz.
A: Aslında merkezde korumalı daireler veriliyor. Orada çalışarak ya da merkezin müdürlüğüne eşya vererek para biriktirip orada kalabiliriz.
AR: Bunu sabah konuşsak daha iyi olucak. Herkesin çok uykusu var. Sabah daha doğru düşüncelerle konuşabiliriz.